24.09.2008 tarihindeki arşiv

AKUT LÖSEMİ

24.09.2008

Vücudumuzda lökosit adında kan savunma hücreleri bulunmaktadır. Bu hücreler hastalıklarda miktar olarak artarken fonksiyonel olarak da aktif hale geçer. Bu kan hücreleri lenfoid seri ve myeloid seri olmak üzere ikiye ayrılırlar. Sağlıklı kişilerde bu hücrelerin herbirinin ayrı bir fonksiyonu bulunmaktadır. Bu ayrım bu hücrelerin kendi hastalıklarında da önem arz etmektedir. ALL denilen Akut Lenfoblastik Lösemi daha çok çocuklarda görülürken AML denilen Akut Myeloblastik Lösemi genellikle 65 yaş civarında olmak üzere erişkinlerde daha sık görülmektedir. (more…)

Bu yazı toplamda 2546, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

TALASEMİ

24.09.2008

Hemoglobinin yapısal anormalliklerinden sık görülen bir diğeri ise talasemilerdir. Klinik olarak çok farklı seyreden türleri vardır.

Talasemi taşıyıcılığı denilen türde kişilerin genelde şikayetleri olmaz. Bunlar teadüfen yapılan incelemeler sonrasında yakalanır ve genel durumları çok iyidir. Sadece genetik danışmanlık önerilir. Çünkü bu kişiler eğer akraba evliliği ya da aynı köy, mahalle gibi genetik olarak yakın ilişki içindeki biri ile evlenir ise çocuklarında talasemi görülme olasılığı artar.

Cooley anemisi denilen talasemi ağır seyrettiği türünde ise kişiler doğumda normaldir. (more…)

Bu yazı toplamda 1031, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

ORAK HÜCRELİ ANEMİ

24.09.2008

Hemoglobin kırmızı kan hücrelerinin yapısında bulunan ve kanın asıl oksijen taşıyan yapısıdır. Dolayısıyla yapısında ki, yapımında ki herhangi bir problemde kansızlık belirtileri ortaya çıkar. Dünyada en sık rastlanan hemoglobin anormalliği ise orak hücreli anemidir. hemoglobinin yapısında genetik bir anormallik vardır. Özellikle oksijen miktarının azaldığı durumlarda kırmızı kan hücreleri şekil değiştirip orak halini alır. Bu değişim normalde rahatlıkla geçebildiği damarlardan geçmelerini zorlaştırır ve kan hücrelerinin parçalanmasına neden olur. Hastaların genelde el ve ayaklarda ağrı şikayetleri olur. Bunlar buradaki damarların tıkanıklığına bağlıdır. İnfeksiyon, alkol, susuz kalma, soğuk, cerrahi işlemler bu durum provoke edebilir. Bir diğer başvuru şekli ise parvovirüs denen bir virüs nedeniyle kan hücre yapımının tamamen bozulmasıdır. Aplatik kriz denen bu tablo genellikle kişinin hayatında sadece bir kez olur, o da çocukluk çağında olur. Erişkinlerde pek rastlanmaz. Bu kişilere tanı koymak için hemoglobin elktroforezi yapılır. Tanı konulduktan sonra kişiye gerekli önlemler anlatılır. Bu hastalara kan verilmesi kontrendikedir. Genel durumu ve şikayetleri daha da kötüleştirir.

Bu yazı toplamda 801, bugün ise 1 kez görüntülenmiş