GUATR

Tiroid bezi normal olarak boyun bölgesinde soluk borusunun hemen önünde yerleşmiştir ve dışardan gözle görülmez. İki ana parça ve bunları birbirine bağlayan bir üçüncü parçadan oluşur. Bu bezin herhangi bir sebepten dolayı normalden büyük olmasında guatr denir.

Guatr bir kez saptandıktan sonra bu büyümenin tüm bezin büyümezi şeklinde mi yoksa bezin bir kısmında nodül oluşumu şeklinde mi olduğuna bakılır. Üstüne dokunmakla ağrılı olup olmaması ayrıca sebebi belirlemek amaçlı olarak önemlidir. Eğer büyüme bir nodülden kaynaklıyor ise bakılması gereken bir diğer yapı ise bu bölgede ki lenf bezleridir. Böylece olası bir kanser için erken tanı imkanı yakalanmış olur.

Guatrın sebebine yönelik araştırma esnasında bakılması gerekenlerden biri de tiroid hormonlarının değeridir. Guatr söz konusu olduğunda hormon değerleri düşük, normal ya da yüksek olabilir. bir çok guatr vakasında hormon değerleri normal sınırlar içindedir. Hormon testlerinde bir anormallik söz konusu ise bu sefer de sorunun bezin kendisinden mi yoksa bezden hormon salgılanmasını kontrol eden mekanizmalardan mı olduğu kontrol edilir. Örneğin bezin aşırı çalışması sonucu bezde yaygın büyüme ve hormon değerlerinde yükselme gözlenebilirken, bir yarısında ki nodüler büyüme ve bu nodülün çevre sağlam tiroid dokusundan hormon salgılanmasını önlemesi sonucunda hormon değerleri düşük olacaktır.

Hormon testlerine bakıldıktan sonra nodül varlığında boyun ultrasoundu(USG) ile tiroid bezine bakılır. Böylece nodülün yapısı hakkında katı bir yapıda mı yoksa kistik bir yapıda mı olduğu konusunda bilgi sahibi olunur. Bezin ya da varolan nodülün çalışıp çalışmadığı ise en iyi şekilde tiroid sintigrafisi ile belirlenir. Verilen radyoaktif işaretli iyot sayesinde tiroid bezinin en kadarının çalışıp çalışmadığı öğrenilir. Çalışan bir nodül (sıcak nodül) daha çok hormonal sebeplerden kaynaklanırken çalışmayan (soğuk nodül) kanserle ilgili şüpheleri arttır ve biopsi gerekliliğini ortaya çıkarır. Biopsi ise günümüzde ince iğne biopsisi adı verilen bir yöntemle yapılmaktadır ve kesin tanı yöntemidir.

Tiroid bezi eğer normalden fazla çalışıyor ise sürekli ya da sık olan çarpıntı, terleme, güçsüzlük, ellerde titreme ve huzursuzluktur. Hasta da beslenmesinin normal ya da fazla olmasına rağmen kilo kaybı vardır. Kimi durumlarda da özel sendromların parçası olarak ortaya çıkan tiroid hormon fazlalığına gözlerde kum kaçmış gibi rahatsızlık hissi, gözde kızarıklık, gözlerin dışarı doğru çıkacamış gibi olması, bacak ön kısmında ödem gibi şikayetler de eşlik eder.

Eğer tiroid bezi normalden az çalışıyorsa nabız yavaşlığı, üşüme, soğuğa tahammül edememe, terlemede azalma, kolay yorulma, enerji kaybı, el ve ayaklarda uyuşukluk, uykuya meyilim, deride kuruluk, saç, kaş ve kirpiklerin dökülmesi ve kabızlık sık görülen bulgulardır. Tiroid bezinin çalışmaması yeni doğan bebeklerde de sık görülen bir durumdur. Bu çocuklarda doğumu takiben tanıyı hemen koymak gerekir. Eğer tanı gecikirse zeka geriliğine yol açar.

Tedavide ise hormon eksikliğinde yerine koymak yeterli iken hipertiroidide sebebe göre bit tedavi düzenlenir. İlaçla, radyoaktif iyotla veya cerrahi tedavi yöntemleri arasındadır.

Bu yazı toplamda 4015, bugün ise 1 kez görüntülenmiş


the attachments to this post:


tiroid


No Comments so far.

Leave a Reply