DİŞ BEYAZLATMA (BLEACHING)

Zaman içerisinde dişlerimiz belirli oranlarda sararmaya başlar. Dişleri boyayan maddeler olarak, çay, kahve, sigara, kola gibi maddelerin tüketimi, ilerleyen yaş, dişlerde mevcut dolgular, kaplamalar, kullanılan antibiyotiklerin bir kısmı, zaman geçtikçe dişlerin sararmasına ve renk değiştirmesine yol açar. Modern toplumlarda beyaz dişler, özenle yapılmış bir makyaj, temiz ve dikkat çekici bir giyim gibi bakımlı kişiliğin simgelerindendir.

Diş beyazlatma dişlerin mine ve dentin gibi yapısal tabakalarında oluşan renkleşmelerin giderilmesi işlemidir. Bu işlem dişlerin yüzeylerinde bulunan gözeneklerde oluşan inorganik ve organik maddelerin diş beyazlatma jelleri ile çözünmesi ile elde edilir. Renkleşmeye uğramış dişlerin beyazlatılması (bleaching) farklı restorasyonlara göre daha pratik ve ucuzdur. Günümüzde dişlerin beyazlatılması iki şekilde yapılmaktadır. Bunlardan ilki, Office bleaching olarak adlandırılan, klinikte diş hekimi tarafından yapılan beyazlatmadır. Diş hekimi gerekli ağız içi muayeneden sonra diş beyazlatılması işlemine karar verir. İşlem beyazlatma jelinin güçlü ışık kaynağı ile beraber kullanılması ile yapılır. Dişler iyice temizlenip dişetleri ve dudaklar korunmaya alındıktan sonra, jel tek tek dişlere sürülür. Işık kaynağı dişlere tutulur ve jel aktifleşerek dişin minesine nüfus eder. Işığın dişlere herhangi bir olumsuz etkisi olmayıp sadece jelin aktifleşmesini sağlar. Bu işlem 45–60 dakika sürer ve bu zamanın sonunda istediğimiz renk tonuna ulaşmış oluruz. İlerlemiş diş renkleşmelerinin olduğu durumlarda bu işlemi 4-6 seans tekrarlamak gerekebilir. İkinci beyazlatma (bleaching) işlemi, Home bleaching olarak adlandırılan, hastanın kendi başına evde uygulayacağı yöntemdir. Hekim hastanın ağız ölçüsüne uygun olarak dişlerin üzerine takılabilecek ince kalıplar hazırlar. Hasta kendisi için özel olarak hazırlanmış kalıbın içerisine hekimin önerileri doğrultusunda ilacı yerleştirerek tercihen uykuda olmak üzere günde 4–6 saat uygular.

Hamile ve süt veren annelerde, dişlerinde mine veya dentini ilgilendiren yapısal bozukluklar olan kişiler ve süt dişlerinde beyazlatma işlemi yapılamaz. Bunun yanı sıra dişlerinde kırık çatlak olan kişilerde beyazlatma yapılmaz. İleri derecede tetrasiklin renkleşmelerinde sonuç alınması çok zordur. Dişlerinde hassasiyet olan kişilerde, önce hekim tarafında hassasiyet giderici tedaviler uygulanır, bu tedavilerden sonuç alındıktan sonra diş beyazlatılması yapılır. Beyazlatma esnasında ağrı oluşmaz. Bunun yanında bütün beyazlatma jelleri az çok hassasiyet yapar. Soğuk ve sıcak içeceklere karşı hassasiyet hissedilir ve 2 gün içerisinde hassasiyet kaybolur. İki gün sonunda hassasiyet kaybolmazsa beyazlatıcı kullanımı kesilir, diş hekiminin uygulayacağı fluor tedavileri ile hassasiyet azaltılır.

Beyazlatılmış dişler 1-2 sene rengini korur, bu sürenin uzunluğu kişinin ağız bakımı, yaş ve beslenme alışkanlıkları ile farklılık gösterir. Her 6-8 ayda bir 1-2 seansla bakım yapılabilir. Farklı kişiler ve aynı kişinin farklı dişleri renk tonu bakımından farklılık gösterdikleri için, dişler herkeste aynı şekilde beyazlamaz. Beyazlatmada amaç kişiye özgü doğal beyazlığı sağlamaktır. Dişlerde grileşmeye nazaran sarılaşmalarda daha iyi sonuçlar alınır. Antibiyotik kullanımından kaynaklanan lekelerin temizlenmesi daha zordur. Dişlerin beyazlatılması kesinlikle diş hekimi kontrolünde yapılmalıdır. Piyasada çok değişik şekillerde bulunan ürünler içerisinden hekim en uygun olanı belirleyip çok etkin ve güvenli bir beyazlama sağlayacaktır.

Bu yazı toplamda 3075, bugün ise 2 kez görüntülenmiş


Yorumunuz