Archive for the ‘Forum’ Category

Çocuk Felci

Saturday, June 7th, 2014

Çocuk Felci’nin (poliomyelit), bu hastalıkla ilgili virüsün sebep olduğu ve hastalığa yakalanan bazı çocuklarda kalıcı felce yol açabilen bir hastalık olduğu vurgulanan Bakanlık açıklamasında, hastalığın etkeninin virüs, su ve besinlerle ağız yoluyla alındığı kaydedildi.
Hastalıktan korunmada en etkili yöntemin aşılanma olduğu vurgulanan açıklamada, “1988 yılında 41. Dünya Sağlık Asamblesi’nde, dünyadan çocuk felci hastalığının ve etkeni virüsün yok edilmesi kararı alınmıştır. Bu karar doğrultusunda başlatılan Eradikasyon Programı kapsamında yapılan aşılamalar sayesinde 1988 yılında 125 ülkede 350 bin çocuk felci hastası varken, 2012 yılında sadece üç ülkede (Afganistan, Pakistan, Nijerya) bölgesel düzeyde 223 vaka görülmüştür. 2013 yılında ise görülen vaka sayısı 404’dür. 2014 yılı başından 20 Mayıs tarihine kadar ise 82 vaka saptanmıştır.” denildi.
Türkiye’de, 1963 yılından beri çocukluk döneminde çocuk felci aşısı uygulandığı hatırlatılan açıklamada, şu bilgiler verildi: “Son çocuk felci vakamız 1998 yılında görülmüştür. Ülkemiz, 2002 yılında Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesi’nde yer alan 53 ülke ile birlikte çocuk felcinden arındırılmış ülke sertifikası almıştır. 16 yıldan beri çocuk felci vakamız bulunmamaktadır.
Komşularımızda, yıllar sonra Ekim 2013 ve Mart 2014 tarihlerinde çocuk felci vakaları görülmesi üzerine, DSÖ tarafından bu durum aşı ile önlenebilir bulaşıcı hastalıkların yayılımı açısından bir ‘halk sağlığı acili’ olarak değerlendirilmekte ve bölgedeki diğer ülkelerde tedbir alınması gerektiği ifade edilmektedir. Bunun üzerine sınır hareketlerinin ve mültecilerin yoğun olduğu, toplam 17 ilimizde yaşayan 5 yaş altı çocuklarımız, aynı zamanda diğer illerimizde bulunan mülteci çocuklar, bilim kurulumuzca alınan tavsiye kararları doğrultusunda iki tur halinde kapı kapı dolaşılarak, merkezi yerlerde ve alışveriş merkezlerinde istasyonlar kurularak ulaşılamayan tek bir çocuk kalmamasına özen gösterilerek, Çocuk Felci Aşısı ile aşılanmışlardır. Yapılan değerlendirme çalışmalarında, İstanbul ilimizin hem iç hem de dış göç alması ve çocuk felcinin yaygın görüldüğü ülkelerden giriş-çıkışlara maruz kalması, koruyucu aşılama çalışması yapılmasını gündeme getirmiştir. Bu kapsamda belirlenen bölgelerdeki 5 yaş altındaki tüm çocuklar birer doz ağızdan çocuk felci aşısı damlatılarak aşılanacaklardır. Aşı faaliyetlerimiz iki tur halinde yapılacaktır. Uygulamanın ilk turu 5 Haziran (dün) 2014 Perşembe günü başlatılmıştır.“
Güneydoğu illerinde, sınır kapılarından bölgeye giriş-çıkış yapanlara yaş sınırı gözetilmeksizin aşı uygulamasının sürdürüldüğü ifade edilen açıklamada, okul aşıları da dâhil olmak üzere her türlü rutin aşılama çalışmasının da aksatılmadan devam ettirildiği anlatıldı.

Bu yazı toplamda 553, bugün ise 4 kez görüntülenmiş

Danıştay’dan muayenehaneler için yeni karar

Friday, June 6th, 2014

Muayenehaneler için milat özelliği taşıyan 03.08.2010 tarihli yönetmelik değişikliği hakkında, Danıştay 15. Dairesi esasa ilişkin kararını verdi
Muayenehanelerde meslek icrasını neredeyse olanaksız hale getiren fiziksel, teknik ve idari düzenlemelerle, muayenehanelerin açılması veya açık muayenehanelerin faaliyetine devam etmesi şansa kalmıştı. Kapı genişliğinden merdiven sahanlığına; asansörden depreme dayanıklılık raporuna kadar birçok düzenleme yapılmıştı.
Bu düzenlemelerin iptali istemiyle İzmir Tabip Odası ve TTB tarafından birçok dava açıldı. Bilindiği üzere, 03.08.2010 tarihinde başlayan ve 21.03.2014 tarihli yönetmelik değişikliğine kadar devam eden süreçte, Danıştay, yönetmeliklerin birçok maddesi ile ilgili yürütmenin durdurulması kararı vermiş; yargı kararlarının da etkisiyle yönetmelik birçok defa değiştirildi.
İzmir Tabip Odası tarafından açılan davada verilen Danıştay kararı Tabip Odası’na tebliğ edilmiştir.
Danıştay kararında özetle;
Sağlık Bakanlığı’nın muayenehanelerin fiziki ve teknik özelliklerine ilişkin standartları belirleme yetkisine sahip olduğu ancak bu konudaki yetkisinin sınırsız olmadığı, uzmanlık gerektiren bu konuda ilgili kurullar ve meslek örgütünden görüş alması gerektiği, getirilen standartların muayenehanelerde sunulan hizmetin özellikleri ile bağdaşmadığı,
Ulusal ve uluslar arası düzenlemeler gereği hasta kayıtlarının kişisel veri niteliğinde olduğu, kişisel verilerin toplanması ve işlenmesinin kişinin açık rızası ve kanunla yapılabileceği, Sağlık Bakanlığı’nın istatistikî bilgi toplamaya yetkili olduğu ancak hastaya ait kişisel bilgilerin toplanması konusunda yetkisi olmadığı,
Depreme dayanıklılık ve yangın önlemine ilişkin istenen belgelerin muayenehanenin bulunduğu binanın tamamına ilişkin bir düzenleme içerdiği, Kat Mülkiyeti Kanununa göre binanın tamamına ve ortak yerlerine ilişkin konularda kat maliklerinin onayının gerektiği, binada bağımsız bir bölüm olan muayenehane için böyle bir zorunluluk getirilmesinin orantısız olduğu, değerlendirmelerine yer verilmiştir.
Danıştay 15.Dairesi kararı, Danıştay kararının gerekçeleri ve muayenehanelerle ilgili yürürlükteki düzenlemenin son hali aşağıda paylaşılmıştır.

Danıştay Kararına İlişkin Özet Değerlendirme
Danıştay 15. Dairesi Kararı
Muayenehaneler İlişkin Düzenlemelerin Yürürlükteki Son Hali

Bu yazı toplamda 659, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı 2014 ilkbahar dönemi

Wednesday, June 4th, 2014

2014 Nisan TUS’u ile ilgili bilgilere linklerden ulaşabilirsiniz.

2014 Nisan TUS kılavuz kitapçığı

2014 Nisan TUS duyurular

Sorular ve Cevapları

2014 Nisan TUS sayısal bilgiler

Bu yazı toplamda 731, bugün ise 2 kez görüntülenmiş

Batı Nil Virüsü

Thursday, September 9th, 2010

Son günlerin herkesi paniğe sevk eden konusu; Batı Nil Virüsü. Sitemizde sizlere bu virüsü tanıtabilmek, bu virüs hakkında dikkatli olmanız gerekenler konusunda sizleri uyarmak amacı ile yeni bir konu açıyoruz. Hem virüs ile ilgili yetkili makamların yapmış oldukları açıklamaları sizlere ulaştıracağız hem de ulusal ve uluslar arası medya ve sağlık kuruluşlarının konu ile ilgili görüşlerini sizlere ileteceğiz. Umarız tüm bu bilgiler sizlere yardımcı olacaktır.

BATI NİL VİRÜSÜ NEDİR?

İlk kez 1937 yılında Uganda’nın Batı Nil bölgesinde bir insandan izole edilen bir virüs. 45-50 mm büyüklüğündeki bu virüs Flaviviridae familyasının Flavivirus cinsine ait. Bu virüsün ana rezervuar (taşıyıcısı) kuşlar. Bu kuşlardan kan emen özellikle sivrisinek ve keneler bu virüsü alarak insana ve diğer bazı memelilere taşıyor.

(more…)

Bu yazı toplamda 4688, bugün ise 2 kez görüntülenmiş

NİSAN 2010 TABAN PUANLARI

Sunday, May 30th, 2010

Nisan 2010 TUS taban puanları için tıklayınız…

Bu yazı toplamda 4326, bugün ise 3 kez görüntülenmiş

NİSAN 2010 TUS SONUÇLARI

Sunday, May 30th, 2010

2010 TUS İlkbahar dönemi sonuçları için tıklayınız…

Bu yazı toplamda 4082, bugün ise 0 kez görüntülenmiş