Archive for the ‘Psikiyatrik Hastalıklar’ Category

ATİPİK FASİYAL NEVRALJİ

Tuesday, January 6th, 2009

Atipik fasiyal ağrı en sık rastlanan yüz ağrılarından biridir. Sıklıkla genç ve orta yaşlı kadınlarda görülür. Yüzün tek tarafında görülen bir ağrı olup, çene hareketleri ve ısı değişiklikleri ile şiddetti değişmez. Ağrı kesiciler tedavisinde etkili değildir. Kişiler ilgili bölgede zaman zaman ani ve şiddetli ataklar olan ve sürekli hissettikleri künt bir ağrıdan şikayet ederler. Yüz kemikleri, dişler ve çene kemikleri ile yüz kaslarında bölgesel olarak hissedilir.

Ağrıyan alana anestezi enjekte edilirse geçici bir iyileşme görülür ancak bu hastalığın tedavisi açısından hiçbir önem taşımaz. Atipik fasiyal ağrıda, ağrının psikojenik olduğuna ikna olmak gerekir. (more…)

Bu yazı toplamda 5586, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

DEPRESYON

Sunday, September 21st, 2008

En basit anlamıyla kişinin kendini mutsuz hissetmesi demek olan depresyon günümüzde toplumsal planda ve bireysel planda problemlere yol açan en sık hastalıklardan biri olarak göze çarpmaktadır. Kimi zaman kendi başına görülürken kimi zamanda alkol, uyuşturucu, ilaçlar, kanser ve bazı hastalıklardan sonrada görülebilmektedir. (more…)

Bu yazı toplamda 2096, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

BİPOLARİTE

Saturday, September 20th, 2008

Bipolarite ve tedavisi

Depresyon, mani ve karışık belirtilerin sürekli ve çoğunlukla krizler şeklinde tekrarlandığı ciddi bir rahatsızlıktır. Bu krizler kişinin ruh halinde, enerjisinde ve davranışlarında büyük değişimlere yol açar ve kişinin normal sağlıklı biri gibi hareket etmesine engel olur.
(more…)

Bu yazı toplamda 5715, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

ŞİZOFRENİ

Saturday, September 20th, 2008

Şizofreni kelimesi, Yunanca ayrık veya bölünmüş anlamına gelen ‘şizo’ (ayrık) ve akıl anlamına gelen ‘frenos'(ruh) kelimelerinin birleşiminden gelir. Anlatılmak istenen kişinin iki kişilikli olmasi değil,aynı anda iki farklı gerçeklige inanmasıdır. ‘Gerçek Gerçeklik’ normal, sıradan bir insanın algılamasına denk düşerken, ‘İkinci Gerçeklik’ sağlıklı bir insanın anlayamayacağı, çoğu kez belli bir sisteme dayalı bir gerçekliktir.

Şizofreni beyindeki düşünce fonksiyonunu koşullayan Dopamin seviyesinin olağandan yüksek olması durumunda açığa çıkar.

Şizofreniye nüfusun yaklaşık % 1 inde rastlanır. Kan bağı olan kişilerde açığa çıkma oranı % 8 ile % 12’dir. Şizofren tanısı konulan insanların %20′ si tamamen iyileşirken, %70’i dogru tedavi yöntemleriyle bozukluğun olası kısa akut dönemleri dışında normal bir hayat sürdürebilirler. Geri kalan %10’unda ise bozukluk, akut dönemlerin ağırlaşması ve bozukluğun kişilik gelişimine olan etkileri yüzünden daha da ilerler. (more…)

Bu yazı toplamda 5137, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

ANKSİYETE

Friday, September 19th, 2008

Sıkıntı, bunaltı, endişe, kaygı, dilimizde anksiyete karşılığı olarak kullanılan kelimelerdir. Hastalar bu durumu “kötü bir şey olacakmış hissi”, “hoş olmayan bir endişe hali” ya da “nedensiz bir korku” şeklinde ifade ederler. Psikiyatrik açıdan anksiyete, somatik belirtilerin de eşlik ettiği, normal dışı, nedensiz bir tedirginlik ve korku hali diye tanımlanabilir. Kişi huzursuzdur, kötü bir şey olacağından endişe etmektedir, ancak bu durumu açıklayacak nesnel bir tehlike ya da tehdit kaynağı gösterememektedir.

Anksiyete, korkuya benzer bir duygu olmakla birlikte, anksiyeteyi ortaya çıkaran uyaran korkudaki kadar net değildir. Korku, güvenliği tehdit eden ya da etmesi muhtemel bir tehlike karşısında yaşanan bir tepkidir. Günlük yaşamda korku ile anksiyeteyi ayırmak kolay değildir. (more…)

Bu yazı toplamda 3925, bugün ise 2 kez görüntülenmiş

PANİK BOZUKLUĞU VE AGORAFOBİ

Friday, September 19th, 2008

Somatik belirtilerin de eşlik ettiği yoğun korku ya da rahatsızlık dönemlerine panik atak denmektedir. Ataklar sırasında şiddetli bir ölüm, kontrolünü kaybetme ve çıldırma korkusu vardır. Anksiyetenin psişik belirtileri denilen bu belirtilerin yanında, baş dönmesi, bayılacakmış gibi olma, boğuluyormuş hissi, nefes darlığı ya da soluğun kesilmesi, çarpıntı, göğüste sıkıntı ya da ağrı, bulantı ya da karın ağrısı, terleme, titreme uyuşma ve karıncalanma gibi fiziksel belirtilerin bir kısmı da panik atağa eşlik eder. Ölümün kalp ya da solunum yetmezliğinden olacağına inanan hastalar, çarpıntı ve göğüs ağrısı gibi anksiyetenin fiziksel belirtilerini yaklaşan ölümün delilleri olarak algılarlar. (more…)

Bu yazı toplamda 2244, bugün ise 0 kez görüntülenmiş