‘kalp’ etiketinin bulunduğu yazilar

İLK YARDIM

26.09.2009

İLK YARDIM NEDİR?

  • Herhangi bir kaza veya yaşamı tehlikeye düşüren bir durumda, sağlık görevlilerinin yardımı sağlanıncaya kadar, hayatın kurtarılması ya da durumun kötüye gitmesini önleyebilmek amacı ile olay yerinde, tıbbi araç gereç aranmaksızın, mevcut araç ve gereçlerle yapılan ilaçsız uygulamadır.

ACİL TEDAVİ NEDİR?

  • Hasta ve yaralılara acil tedavi ünitelerinde doktor ve sağlık personeli tarafından yapılan tıbbi müdahaledir.

İlkyardımcı kimdir?

  • İlkyardım tanımında belirtilen amaç doğrultuda hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç gereçlerle, ilaçsız uygulamaları yapan eğitim almış kişi ya da kişilerdir.

İlkyardımın temel amaçları

  • Hasta / yaralının durumunun kötüleşmesini önlemek
  • Yaşamsal fonksiyonların sürdürülmesini sağlamak
  • İyileşmeyi kolaylaştırmak.
  • Hayati tehlikeyi ortadan kaldırmak

İlkyardımcının müdahale ile ilgili yapması gerekenler nelerdir?

  • Hasta/yaralıların durumunu değerlendirmek (ABC) ve öncelikli müdahale edilecekleri belirlemek,
  • Hasta/yaralıların korku ve endişelerini gidermek,
  • Hasta/yaralılara müdahalede yardımcı olacak kişileri organize etmek,
  • Hasta/yaralının durumunun ağırlaşmasını önlemek için kendi kişisel olanakları ile gerekli müdahalelerde bulunmak,
  • Kırıklara yerinde müdahale etmek,
  • Hasta/yaralıyı sıcak tutmak,
  • Hasta/yaralının yarasını görmesine izin vermemek,
  • Hasta/yaralıları hareket ettirmeden müdahale yapmak,
  • Hasta/yaralıların en uygun yöntemlerle en yakın sağlık kuruluşuna sevkini sağlamak (112),
  • Ancak, hasta/yaralının hayati tehlikede olmadığı sürece ağır yaralı bir kişi asla yerinden kıpırdatılmamalıdır.

(more…)

Bu yazı toplamda 2945, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

BOĞULMA

06.07.2009

Boğulma veya boğma hallerinde en iyi acil ilk yardım metodu nedir?
Hasta açık havaya çıkarılmalıdır. Boyunda nefes almayı zorlaştıran bir şey varsa bu derhal çıkartılmalıdır. Nefes alması durmuş olan bir hastaya bir doktor ağızdan ağıza sun’i solunum verirken başka bir doktor da dıştan kalbe masaj yapmakta ve bir hemşire de damardan verilecek bir enjeksiyon hazırlamaktadır. Hastanın çenesi kaldırılmalıdır. Bu kendisine daha iyi bir hava yolu sağlayacaktır. Boğma veya boğulma hali soluk borusunda tıkanan yabancı bir cisimden ileri gelmişse; hastaya iki kolunuzla belinin arkasından sarılın ve birden kollarınızı sıkıştırıp içeri ve yukarı doğru bir dürtü hareketi yapın. Bu şekilde çok kez meydana gelen bir öksürme ile yabancı cisim çıkacaktır. Engellemenin çıkması için hastayı öksürtün.

Bu yazı toplamda 1662, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

KALP MASAJI

06.07.2009

Bir hastanın kalp atışları durduktan sonra onu yaşatabilme şansları var mıdır?
Evet. Kalp atışları duran hastaların çoğunluğu ölecekse de; zaman kaybetmeden doğru şekilde yapılmış kalp masajına cevabın alındığı durumlarda mevcuttur.

Kalp atışı durduğu tesbit edildikten ne kadar sonra kalp masajı yapılmalıdır?
Kalbin durduğundan emin olunduğu anda kalp masajına başlanılmalıdır. Asıl amacın kanın damarların içinde dolaşması olduğundan kalp masajını yapmak için geç kalınmamalıdır.

Kapalı kalp masajı nasıl yapılmalıdır?
Hasta sert bir yere sırt üstü yatırılmalıdır. Eğer kalbi durduğu zaman hasta yatakta yatmaktaysa yere indirilmelidir. İlk yardımcı diz çökmeli ve hastanın yanında elleri omuzllardan yere dik açı olacak şekilde bulunmalıdır. Bundan sonra ilk yardımcı sağ elinin avucunun alt kısmını hastanın göğüs kemiğinin yaklaşık iki parmak altına yerleştirmelidir. Sol eli, sağ elin üzerine yerleştirip göğüs kemiği üzerinde ritmik bir aşağı doğru itiş ve bırakış yapılmalıdır. Göğüs kemiği 2.5-5 santim arası aşağı doğru itilmeli ve sonra bırakılmalıdır. Dünya Sağlık Örgütünün yeni açıklamış olduğu protokole göre eskiden olduğu gibi 15 kalp masajı 2 suni solunum değil, devamlı kalp masajıdır. Başka birisi bulunabilinirse kalbe masaj yapılırken o da ağızdan ağıza suni solunum yapmalıdır.

Kalp masajının gerekli olduğu nasıl anlaşılır?
Aşağı yukarı bütün olaylarda kalp atışı durunca, nefes alma da durur, ilk yardımcı, hastanın nefes almadığını ve nabzının atmadığını görünce ve kulağını hastanın göğsüne dayayınca kalbin de atmadığını tesbit edilmelidir.

İlk yardımcılar kalp masajı yapabilirler mi?
Evet. Kapalı kalp masajının açık kalp masajı kadar tesirli olduğu görülmüştür ve bu masajı herkes yapabilecektir.

Bu yazı toplamda 1659, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

TANSİYON NASIL ÖLÇÜLÜR

29.11.2008

Kan basıncı en doğru olarak doğrudan atar damar içine konulmuş bir iğne veya kateter ile ölçülür. Günlük hayatta pek kullanılmayan bu yöntemin yerine sfigmomanometre ile dolaylı olarak ölçülür. Sfigmomanometre kumaş ile kaplı lastik bir manşon, bir adet şişirici pompa ve bir manometreden oluşur. Manometreler civalı, aneroid veya elektronik olabilir. ideal olanı manşonun çapının kişinin kolunun çapından %20 daha geniş olmasıdır. Dar manşonla yapılan ölçümler hatalı olarak yüksek bulunurken bol bir manşon ile yapılan ölçümler ise düşük bulunacaktır. (more…)

Bu yazı toplamda 3943, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

AORT ANEVRİZMASI

06.11.2008

Kalbe akciğerlerden gelen kan aort isimli vücudun en büyük damarıyla bütün organlara iletilir. Bu işlevi yerine getirebilmek için kalp bütün bücüyle kasılır. Dolayısıyla aortun yapısıda bu basınçla başedebilecek şekilde donatılmıştır. Damar sertliği, bel soğukluğu, aortun iltihabı, genetik hastalıklar (Marfan Sendromu) gibi hastalıklarda aortun yapısında anormallikler mevcuttur. Bu anormalliğin tabii sonucu olarak da maruz kaldığı bu yüksek basıncında etkisiyle damar duvarının yapısı değişir. Bölgesel olarak aort duvarında genişleme görülür. Bu kişide hipertansiyona, emboli atmasına, yırtılmasına dolayısıyla da karın içi yoğun kanamaya, çevre yapılara basıyave diğer organlara birleşmesine neden olabilir. Anevrizmanın tanısı anjiografi ile konulur. Göğüs bölgesinde 7cm, karın bölgesinde 5cm, bacak bölgesinde 3 cm’ den büyük çapa sahipse cerrahi yapılması gerekir.

Bu yazı toplamda 2323, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

MİYOKARD İNFARKTÜSÜ

06.11.2008

Bilinen adıyla kalp krizi önceki yazımızda bahsettiğimiz aterosklerotik oluşumların kalp damarlarında oluşmasına ve kalbi besleyen damarlardan kalbe yeterince oksijen gitmesini engellemesine bağlı olarak oluşur. Normal şartlarda işlevini sürdüren kalbe aşırı bir yüklenme olduğunda kalbin beslenmesini sağlayan damarlar yetersiz olacağından kalp gerektiğince kasılamayacaktır. Bu kişide göğüs ağrısı olarak hissedilecektir. Eğer bu tıkanıklık belli bir derecenin altında ise, eğer o damarın beslendiği bölgeyi azda olsa kanlandıracak kadar kan akımına izin veriyorsa kişide göğüs ağrısı atakları olarak tekrarlamaya devam edecektir. (more…)

Bu yazı toplamda 2550, bugün ise 0 kez görüntülenmiş