‘halsizlik’ etiketinin bulunduÄŸu yazilar

ORAK HÜCRELİ ANEMİ

24.09.2008

Hemoglobin kırmızı kan hücrelerinin yapısında bulunan ve kanın asıl oksijen taşıyan yapısıdır. Dolayısıyla yapısında ki, yapımında ki herhangi bir problemde kansızlık belirtileri ortaya çıkar. Dünyada en sık rastlanan hemoglobin anormalliği ise orak hücreli anemidir. hemoglobinin yapısında genetik bir anormallik vardır. Özellikle oksijen miktarının azaldığı durumlarda kırmızı kan hücreleri şekil değiştirip orak halini alır. Bu değişim normalde rahatlıkla geçebildiği damarlardan geçmelerini zorlaştırır ve kan hücrelerinin parçalanmasına neden olur. Hastaların genelde el ve ayaklarda ağrı şikayetleri olur. Bunlar buradaki damarların tıkanıklığına bağlıdır. İnfeksiyon, alkol, susuz kalma, soğuk, cerrahi işlemler bu durum provoke edebilir. Bir diğer başvuru şekli ise parvovirüs denen bir virüs nedeniyle kan hücre yapımının tamamen bozulmasıdır. Aplatik kriz denen bu tablo genellikle kişinin hayatında sadece bir kez olur, o da çocukluk çağında olur. Erişkinlerde pek rastlanmaz. Bu kişilere tanı koymak için hemoglobin elktroforezi yapılır. Tanı konulduktan sonra kişiye gerekli önlemler anlatılır. Bu hastalara kan verilmesi kontrendikedir. Genel durumu ve şikayetleri daha da kötüleştirir.

Bu yazı toplamda 372, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

APLASTİK ANEMİ

23.09.2008

Anemi türlerinden biride aplastik anemidir. Kanda kan hücrelerinin düşük olması ile karakterize bir hastalıktır. Yani yapılan tam kan sayımında lökositler, eritrositler ve trombositler belirlenen değerlerin altındadır. Her yaşta görülebilmesine rağmen en çok gençlerde karşımıza çıkmaktadır. Genellikle sebebi bilnemezken bulunabilen sebepler arasında en sık rastlananlar radyasyona maruz kalma, benzen maruziyeti, hepatit C, ilaçlar ve kimi genetik rahatsızlıklardır. Hastaların genelde ilk şikayetleri kanamadır. Daha sonra kansızlık şikayeti ile başvurur, tekrarlayan enfeksiyonlarla başvuru ise nadirdir. Gece terlemesi, kilo kaybı gibi şikayetlerin olmaması tümoral lezyonlardan ayırır. Yapılan kemik iliği biopsisi ile kesin tanı konulur. Kanama ve enfeksiyon en sık ölüme sebebiyet veren şikayetlerdir. Hastalığın tedavisinde ilk tercih kemik iliği naklidir. Ayrıca kimi yeni nesil ilaçlar da tedavi de kullanılmaktadır.

Bu yazı toplamda 312, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

PERNİSYÖZ ANEMİ

23.09.2008

Anemi türlerinden bahsederken deÄŸindiÄŸimiz B12 vitaminin eksikliÄŸine baÄŸlı olan aneminin bir alt türü özel olarak deÄŸinilmeyi haketmektedir. B12 eksikliÄŸinin yetiÅŸkinlerdeki en sık sebebidir. Daha çok 30 yaşın üstündeki kiÅŸilerde görülür. Hastalığın en önemli nedeni vücudun kendi mide hücrelerini yabancıymış gibi tanıyıp kendi kendisine saldırmasıdır. Bu mide hücrelerinin zarar görmesine yol açar. Sonuçta B12 vitaminin emilimi azalır ve buna baÄŸlı bulgular görülmeye baÅŸlar. En baÅŸta görülen ÅŸikayetler anemiye baÄŸlı halsizlik, çabuk yorulma, kimi durumlarda çarpıntı; B12 sinir sisteminde de kullanıldığı için aşırı sinirlilik, pozisyon hissinde kayıp, depresyon, halüsinasyon, kol ve bacaklarda uyuÅŸma, tat, koku ve görme duyularında bozukluklar, paranoya, mani, panik; dilde büyüme, aÄŸrı, kızarıklık ve bazı durumlarda hafif dereceli sarılık olabilir. (Lire la suite…)

Bu yazı toplamda 1506, bugün ise 6 kez görüntülenmiş

KRONİK HASTALIK ANEMİSİ

23.09.2008

Hastanelerde yatan hastalarda karşımıza çıkan aneminin en sık sebebidir. Anemi genellikle orta derecelidir. Hipertansiyon, diabet, astım, kalp rahatsızlıkları, kalp yetmezlikleri gibi hastalıklar hariç bütün kronik hastalıklarda görülebilir. Hastalıkta en önemli sebep vücut savunma sisteminde depolanan demirin tekrardan vücuda salınamaması iken diğer sebepler hastalığa bağlı olarak kan hücrelerinin parçalanması ve vücutta serbest halde bulunan demirin kan hücrelerine alınamaması olarak sayılabilir. Kronik hastalık anemisine en çok yol açan hastalıkların başında kronik karaciğer hastalıkları ve kronik böbrek yetmezliği gelir. Hastalığın ktedavisinde en önemli adım altta yatan hastalığın tedavisidir. Hastalara demir ilaçlarının verilmesi durumu düzeltmediği gibi bazı olgularda ek başka şikayetlere de yol açmaktadır.

Bu yazı toplamda 617, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

DEPRESYON

21.09.2008

En basit anlamıyla kiÅŸinin kendini mutsuz hissetmesi demek olan depresyon günümüzde toplumsal planda ve bireysel planda problemlere yol açan en sık hastalıklardan biri olarak göze çarpmaktadır. Kimi zaman kendi başına görülürken kimi zamanda alkol, uyuÅŸturucu, ilaçlar, kanser ve bazı hastalıklardan sonrada görülebilmektedir. (Lire la suite…)

Bu yazı toplamda 293, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

SARS

20.09.2008

Ağır akut solunum yetmezliği olarak bilinen hastalık dünyada salgın olarak ilk defa 2003 Martının ortalarında, tek vaka olarak ise 2002 Kasımında Çin’de görüldü. Coronavirüs isimli bir virüs tarafından oluşturulmaktadır. Virüsün insanlara havyalardan bulaşmış olduğu öngörülmektedir. Asya, Kuzey Amerika ve Avrupa başta olmak üzere birçok ülkeden vakalar bildirilmiştir. 2003 Haziranında dünyada 8000’i aşkın vaka ve 750’yi aşkın SARS’a bağlı ölüm meydana gelmiştir. Hastalık zatürree gibi seyretmektedir. Mikrop alındıktan sonra ki 2- 7 gün hastada herhangi bir şikayet olmamaktadır. Öksürük, ateş, titreme ve baş ağrısı gibi bulgular başladığında kişilerin bulaştırıcı olduğu bildirilmektedir. Hastalık genelde 38 derecenin üzerinde ateşle başlar, soğuk terleme, baş ağrısı, genel bir halsizlik, yaygın vücut ağrısı, kuru öksürük, boğaz ağrısı ve solunum zorluğu ile kendini gösterir. Hastalık ilerlediğinde hastaları solunum yetmezliğine götürebilir, solunum cihazı desteği gerekebilir. Hastalık damlacık yolu ile yani öksürükle bulaşır. Ancak hastalığın virüsün bulaşmış olduğu nesnelerle de bulaşabileceği bildirilmiştir. Uygulanacak genel korunma önlemlerinin dışında hastalığa yönelik kesin bir tedavi henüz bulunmamaktadır.

Bu yazı toplamda 127, bugün ise 0 kez görüntülenmiş