‘halsizlik’ etiketinin bulunduÄŸu yazilar

ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONU

20.09.2008

En çok iş gücü kaybına yol açan, en çok doktora başvurulan, kişileri en çok yatağa düşüren hastalıkların başında üst solunum yolu enfeksiyonları gelir.

Üst solunum yolu denilince burun, sinüsler, yutak (farinks) ve gırtlak (larinks) anlaşılır. Bu bölgelerin iltihaplarına da üst solunum yolu infeksiyonu (genel olarak ÜSYE şeklinde kısaltılır) denir. Üst solunum yolu; kulak ve alt solunum yolları ile bağlantılıdır. Eğer üst solunum yolu enfeksiyonları ciddiye alınıp uygun şekilde tedavi edilmez ise zatürree, bronşit gibi alt solunum yolları enfeksiyonlarına da çevirebilir.

Teorik olarak nezle, grip, farenjit, sinüzit, larenjit, gibi iltihapların hepsi üst solunum yolu infeksiyonu kapsamına girer. Gribal enfeksiyon veya rinofarenjit gibi isimlerde aynı anlamda kullanılır. Ancak uygulamada sinüzit veya bazı spesifik iltihaplar bu kavramın dışında tutulur. ÜSYE’ye vakaların %90’ında virüsler neden olur. Ancak kimi durumlarda bakteriler de olaya karışırlar.

ÜSYE genel olarak soğuk algınlığı nedeniyle olur. Bu durum vücut direncini düşürerek virüs ve bakterilerin hastalık yapacak duruma gelmesine neden olur. Ancak ÜSYE’yi kolaylaştıracak bazı faktörlerde vardır. Bunlar arasında alerji, septum deviasyonu(burun kemiğinde eğim), burunda et büyümesi, ÜSYE olan hastalarla sıkı temas ve bağışıklık sisteminin bozukluğu sayılabilir. Havada bulunan virüslerin solunum yolları aracılığı ile vücuda girmesi şeklinde bulaşır.

ÜSYE’de belirtiler virüslerin tipine ve gücüne ayrıca vücut direncine göre değişir. Nezlede gribe göre daha hafif belirtiler olur. Nezleye neden olan virüsler en sık olarak Rhinovirüs adı verilen virüslerdir. Nezlede burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğazda gıcık ve yanma, hapşırma, ses değişiklikleri, öksürük, baş ağrısı gibi şikayetler olur. Grip ise daha çok İnfluenza virüs adı verilen başka bir grup virüslerle oluşur. Gribin belirtileri olarak nezleye ilave olarak, daha çok baş ağrısı, ateş ve vücut kırgınlığı oluşur. Kas tutulmasına bağlı bel ve bacaklarda ağrı olabilir. İnfeksiyonun kulak, sinüsler veya akciğerlere yayaılımına bağlı olarak bu organlara ait belirtilerde gelişebilir (kulak ağrısı, işitme azlığı, balgamlı öksürük, nefes almada zorlanma gibi).

Burun muayenesinde, kızarıklık, ödem ve bazen sulu bazen koyu akıntı görülür. Eğer deviasyon veya et büyümesi varsa bunlarda saptanır. Boğaz muayenesinde yine kızarıklık, genizden gelen akıntı ve ödem saptanabilir. Eğer kulağa yayılım yani bir orta kulak iltihabı varsa kulak zarında kızarıklık ve bombeleşme ya da çökme görülebilir. Hastadaki ses değişikliği dikkati çeker.

ÜSYE’de tanı muayene ile konulur. Yapılabilecek tahlil ve tetkikler daha çok tanıyı desteklemek veya eşilk eden başka bir dururm var mı ona ortaya çıkarmak içindir.

Tedavi ise daha çok kişinin dinlenmesi, ve semptomatik tedavi dediğimiz şikayetlere yönelik tedavidir. Yani burun tıkanıklığına burun açıcı damlalar gibi. Eğer uygulanan bu tedaviye rağmen kişide düzelme görülmüyorsa ya da tedavi sırasında şikayetleri artıyor veya yeni şikayetler ekleniyorsa antibiyotik tedavisine başlanır.

Bu yazı toplamda 210, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

BİPOLARİTE

20.09.2008

Bipolarite ve tedavisi

Depresyon, mani ve karışık belirtilerin sürekli ve çoğunlukla krizler şeklinde tekrarlandığı ciddi bir rahatsızlıktır. Bu krizler kişinin ruh halinde, enerjisinde ve davranışlarında büyük değişimlere yol açar ve kişinin normal sağlıklı biri gibi hareket etmesine engel olur.
(daha fazla…)

Bu yazı toplamda 454, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

ŞİZOFRENİ

20.09.2008

Åžizofreni kelimesi, Yunanca ayrık veya bölünmüş anlamına gelen ‘ÅŸizo’ (ayrık) ve akıl anlamına gelen ‘frenos’(ruh) kelimelerinin birleÅŸiminden gelir. Anlatılmak istenen kiÅŸinin iki kiÅŸilikli olmasi deÄŸil,aynı anda iki farklı gerçeklige inanmasıdır. ‘Gerçek Gerçeklik’ normal, sıradan bir insanın algılamasına denk düşerken, ‘İkinci Gerçeklik’ saÄŸlıklı bir insanın anlayamayacağı, çoÄŸu kez belli bir sisteme dayalı bir gerçekliktir.

Şizofreni beyindeki düşünce fonksiyonunu koşullayan Dopamin seviyesinin olağandan yüksek olması durumunda açığa çıkar.

Åžizofreniye nüfusun yaklaşık % 1 inde rastlanır. Kan bağı olan kiÅŸilerde açığa çıkma oranı % 8 ile % 12′dir. Åžizofren tanısı konulan insanların %20′ si tamamen iyileÅŸirken, %70′i dogru tedavi yöntemleriyle bozukluÄŸun olası kısa akut dönemleri dışında normal bir hayat sürdürebilirler. Geri kalan %10′unda ise bozukluk, akut dönemlerin ağırlaÅŸması ve bozukluÄŸun kiÅŸilik geliÅŸimine olan etkileri yüzünden daha da ilerler. (daha fazla…)

Bu yazı toplamda 232, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

ANKSİYETE

19.09.2008

Sıkıntı, bunaltı, endiÅŸe, kaygı, dilimizde anksiyete karşılığı olarak kullanılan kelimelerdir. Hastalar bu durumu “kötü bir ÅŸey olacakmış hissi”, “hoÅŸ olmayan bir endiÅŸe hali” ya da “nedensiz bir korku” ÅŸeklinde ifade ederler. Psikiyatrik açıdan anksiyete, somatik belirtilerin de eÅŸlik ettiÄŸi, normal dışı, nedensiz bir tedirginlik ve korku hali diye tanımlanabilir. KiÅŸi huzursuzdur, kötü bir ÅŸey olacağından endiÅŸe etmektedir, ancak bu durumu açıklayacak nesnel bir tehlike ya da tehdit kaynağı gösterememektedir.

Anksiyete, korkuya benzer bir duygu olmakla birlikte, anksiyeteyi ortaya çıkaran uyaran korkudaki kadar net deÄŸildir. Korku, güvenliÄŸi tehdit eden ya da etmesi muhtemel bir tehlike karşısında yaÅŸanan bir tepkidir. Günlük yaÅŸamda korku ile anksiyeteyi ayırmak kolay deÄŸildir. (daha fazla…)

Bu yazı toplamda 622, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

PANİK BOZUKLUĞU VE AGORAFOBİ

19.09.2008

Somatik belirtilerin de eÅŸlik ettiÄŸi yoÄŸun korku ya da rahatsızlık dönemlerine panik atak denmektedir. Ataklar sırasında ÅŸiddetli bir ölüm, kontrolünü kaybetme ve çıldırma korkusu vardır. Anksiyetenin psiÅŸik belirtileri denilen bu belirtilerin yanında, baÅŸ dönmesi, bayılacakmış gibi olma, boÄŸuluyormuÅŸ hissi, nefes darlığı ya da soluÄŸun kesilmesi, çarpıntı, göğüste sıkıntı ya da aÄŸrı, bulantı ya da karın aÄŸrısı, terleme, titreme uyuÅŸma ve karıncalanma gibi fiziksel belirtilerin bir kısmı da panik ataÄŸa eÅŸlik eder. Ölümün kalp ya da solunum yetmezliÄŸinden olacağına inanan hastalar, çarpıntı ve göğüs aÄŸrısı gibi anksiyetenin fiziksel belirtilerini yaklaÅŸan ölümün delilleri olarak algılarlar. (daha fazla…)

Bu yazı toplamda 170, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

ÖZGÜL FOBİ

19.09.2008

Özgül fobi, açıkça görülen nesne ve durumlardan belirgin, sürekli ve anlamsız korku duyma halidir. Korku odağı bir nesne ya da durumun bir yönünden zarar görme ÅŸeklinde olabileceÄŸi gibi (Örn; kaza geçirme korkusu ile uçaÄŸa binememe ya da araç kullanamama, ısırılma tehlikesi ile köpeklerden korkma vs.), korkulan nesne ile karşılaşınca ortaya çıkabilecek kontrolünü kaybetme, paniÄŸe girme, bayılma gibi sonuçlardan kaygı duyma tarzında da kendisini gösterebilir (Örn; yüksek yerlere çıkınca baÅŸ dönmesi olabileceÄŸinden, kapalı yerlerde kontrolünü kaybedeceÄŸinden korkma vs.). (daha fazla…)

Bu yazı toplamda 140, bugün ise 0 kez görüntülenmiş